Kitap : 2001: Bir Uzay Efsanesi
Yazar : Arthur C. Clarke
Yayınevi : E Yayınları
Basım Tarihi : 1998
Sayfa Sayısı : 365
Boyutları : 11x18 cm
.
.
Book: 2001: A Space Odyssey
Writer : Arthur C. Clarke
Publisher : Roc; Ex-Library edition
Publish Date : 2000
Page : 296
Dimensions : 6.8 x 4.2 x 0.9 inches
.
.
Konu:
Ay'da ortaya çıkarılan bir bilinmezlik;
Bu keşfin açtığı ufuklar öylesine
engindir ki...
İlk kez güneş sistemi'nin derinliklerine
insanlar gönderilir. Ama bu insanlar, hedeflerine ulaşmadan bir şeyler ters
gitmeye başlar.
Ürkütücü biçimde ters...
Ay'a ayak basmanın henüz hayal olduğu
bir dönemde yazılan ve yüzyılımızın en yaratıcı filmlerinden birine konu olan,
olağanüstü, çarpıcı bir kitap.
2001: Bir Uzay Efsanesi, insanın
evrendeki yeri sorusuna cevap arıyor.
Bir Uzay Efsanesi serisinin ilk kitabı
olan 2001, Arthur C. Clarke'ın, kitabının oluşumunu anlatan önsözü ve bu
sıradışı romana kaynak olan "Gözcü" ve "Şafakta Karşılaşma"
isimli iki kısa öyküyle birlikte. (Arka Kapak)
.
Film : 2001 Uzay Yolu Macerası – 2001: A Space Odyssey (1968)
.
Yönetmen : Stanley Kubrick
Senaryo : Stanley Kubrick, Arthur C. Clarke
.
Oyuncular : Keir Dullea - Dr. Dave Bowman, Gary Lockwood - Dr. Frank Poole, William
Sylvester – Dr, Leonard Rossiter – Dr, Margaret Tyzack – Elena, Robert Beatty – Dr, Sean Sullivan – Dr, Douglas Rain
- HAL 9000, Frank Miller - Mission Controller, Bill Weston – Astronot, Ed
Bishop – Captain, Glenn Beck – Astronaut, Alan Gifford - Poole's Father, Ann
Gillis - Poole's Mother
.
Konu :
Giriş bölümü Güneşin Dünya üzerinde yükselişi sırasında, Dünyanın
Ay üzerindeki yükselişi ile başlar.
Afrika çöllerindeki görüntüler üzerinde "İnsanlığın
Şafağı" başlığı okunur. Tarih öncesi bir maymun-adam kabilesi kurak çölde
yaşamaya çalışmaktadır. Yaşadıkları yerde bir sabah, gizemli bir dikdörtgen
dikilitaş belirir ve ürkek maymunlar taşı inceler. Bu karşılaşmayı takiben
yalnız bir maymun-adam bir yığından kemik aldığında ilk aleti bulur ve diğer
kemikleri kırarak onu bir sopa gibi kullanabileceğini keşfeder. Bu maymun-adam
artık kısmen dik durmaktadır, kabilesine su birikintisini savunmada liderlik
eder, yeni silahını kullanarak bir düşman maymunu sopalayarak öldürür. Muzaffer
maymun-adam silahını havaya fırlatır, düşmekte olan kemiğin yörünge uydusuna
dönüştüğü bir eş kesme ile film bu noktada geleceğe atlar.
Sadece bir yolcuyu, Dr. Heywood R. Floydu taşıyan Pan Amerikan
uzaygemisi, Dünya yörüngesindeki bir uzay istasyonu ile kenetlenir. Floyd
istasyondan dünyadaki kızına görüntülü telefon açar. Sonrasında eski bir
arkadaşı olan, Sovyet Bilim adamları kafilesinden Elena ile karşılaşır. Clavius
kraterindeki Amerikan Üssüne gittiğini söyleyince, Sovyet Bilim adamlarından
biri, Dr. Andrei Smyslov, uluslar arası antlaşmalara rağmen bir Sovyet
mekiğinin acil inişine izin verilmediğinden bahsederek, neden hiç kimsenin Clavius
ile iletişim kuramadığını sorar. Floyd şaşırmış numarası yapar, fakat Smyslov
“çok güvenilir istihbarat raporlarına” atıfta bulunarak, Clavius’ta kaynağı
belirli olmayan ciddi bir salgın hastalığın patlak verdiğini ve bu salgın
hastalığın Sovyet üssüne sıçrayabileceği endişesini ifade eder. Floyd, “yorum
yapma özgürlüğünde olmadığı” cevabını verir.
Floyd ay mekiği ile Clavius Üssüne gider. Üste bilim adamları ve
yöneticiler ile toplanır ve üssün şüpheli karantinasının gerçek sebebinin
saklanmasının önemi hakkında konuşur. Dünyadaki amirleri bunun dışında bir
karar verene dek düzmece salgın hastalık hikâyesinin ve üs kapsamındaki
iletişim iptalinin devam edeceğini belirtir. Floyd onlara buluşun
getirdiklerinin “kültürel şok ve sosyal yön bozukluğu çıkarma potansiyelini”
hatırlatır. Orada durumu değerlendirmek ve rapor hazırlamak için bulunmalarına
rağmen, Floyd bu kişilere yeni güvenlik yeminlerinin tüm çalışanlar için
gerekli olduğunu bildirir.
Daha sonra kazıya yapılan aybüs gezisi sırasında, Floyd ve bir üs
yetkilisi arasındaki konuşma Ay’a dört milyon yıl önce “kasten gömülmüş”
yabancı bir nesnenin keşfedildiğini açığa vurur. Bilim adamları kazı alanında,
maymun-adamların bulduğu ile özdeş dikilitaşa yaklaşırlar, onlar gibi Floyd
onun pürüzsüz yüzeyini okşar. Bilim adamları topluluk fotoğrafı için etrafında
toplanırlar fakat dikilitaşa ulaşan ilk güneş ışınları ile tetiklendiği belli
olan, telsiz alıcılarında duydukları yüksek perdeli ses buna mani olur.
Bu noktada “Jupiter Görevi: On Sekiz Ay Sonra” başlığı okunur.
Jüpiter yolunda uzay gemisi Discovery One güvertesinde iki uçuş pilotu,
astronot Dave Bowman ve Frank Poole vardır ve üç bilim adamı çok düşük
sıcaklıkta derin uykuda “uyumaktadır”. Dave ve Frank bir BBC televizyon
programı izlemektedir, mürettebatın “altıncı üyesi” bölümünde, HAL 9000 süper
bilgisayarı tanıtılır ve mülakat yapılır. Mülakat, süper bilgisayarın yapay
zekâsının doruk noktasında olduğunu gösterir, hatasız icra sicili ile HAL 9000,
insan gibi iletişim kurmak ve etkileşime geçmek ve hatta insan duygularını
taklit etmek için tasarlanır, gerçekte de astronotlar ona “Hal” diye hitap
ederek mürettebattan biri gibi davranmayı öğrenirler.
HAL, Dave ile resmi olmayan bir konuşma sırasında, görevi saran
olağandışı gizlilik hakkındaki endişeleri arttırır ve “Aya bir şey gömüldü”
söylentilerini tekrar eder. Dave HAL’in garip konuşmasının “mürettebat
psikoloji tutanağının” bir parçası olduğunu ima ederken HAL, birdenbire bir
donanım arızası oluşacağını bildirir. Geminin iletişim sisteminde bir parçada
arıza bulduğunu iddia eder. Dave arızalı AE-35 birimini almak ve değiştirmek
için EVA pod ile Discovery dışına çıkar fakat ayrıntılı incelemede bir arıza
bulunamaz. Dünyadaki görev denetçileri, HAL “arıza öngörüsünde yanılmaktadır”
derler, 9000 serisi için duyulmadık bir şeydir. HAL başka bir EVA görevi ile
parçanın geri konmasını ve arıza için beklemeyi önerir, bu sorunu
belirleyecektir. Dave ve Frank endişelerini belli etmeden, HAL’in şüphe
uyandıran güvenilirliğini tartışmak için gizlice poda çekilirler. Sonunda onu
kapatmayı kararlaştırırlar, AE-35’in onun öngördüğü gibi arızalı olamaz.
Hâlbuki HAL, onlara fark ettirmeden dudaklarını okumaktadır.
Dave Discovery içinden izlerken, Frank ilk AE-35’i yerine koymak
için pod ile çıkar, Frank EVA yaparken HAL boş podun idaresini alır ve hızlıca
Frank’e yöneltir, oksijen hortumunu keser ve vücudunu uzaya savurur.[3] Dave
Frank’i kurtarmak için alelacele başka bir pod ile gemiden çıkar, uzay kaskını
almayı unutur. Dave dışarıdayken, HAL derin uykudaki 3 bilim adamını yaşam
destek ünitelerini kapatarak öldürür.
Frank’in cansız bedeni ile gemiye döndüğünde, HAL Dave’in gemiye
yeniden girmesini onaylamaz. HAL, Frank ve Dave’in onu kapatma planlarını
bildiğini açığa vurur ve şunu söyler, görev “çok önemlidir” hiçbir insanın
tehlikeye atmasına müsade edilemez. Dave Frank’in cesedini bıraktıktan sonra
bir hava kilidini açar, podun acil tahliye kapağını sürgülerini etkinleştirir.
Ani basınç azalımı onu hava kilidine iter, kasksız halde uzay boşluğuna maruz
kalır ama hava kilidini kapatmanın ve sıkmanın bir yolunu bulur.
.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder