Kitap : Mutluluğu Beklerken
Yazar : Selma Lagerlöf
Yayınevi : Altın Kitaplar
Basım Tarihi : 1969
Sayfa Sayısı : 271
Boyut: 13.5 x 19.5 cm
.
.
Book: Gösta Berling's Saga
Writer : Selma Lagerlöf
Publisher : BiblioBazaar
Publish Date : 2009
Pages: 322
Dimensions : 5.8 x 0.7 x 8.8 inches
.
.
Konu: Varmland,
güneybatı İsveç'te Vanner Gölü ile Norveç sınırı arasında bir vilâyettir.
Önceleri ıssız.
bir bölge olan burası, demir madeninin
keşfedilmesi ile, on sekizinci asırda birdenbire hızlı bir ekonomik gelişme
safhasına girdi. Her yerde, demir işleyen küçük fırınlar, ocaklar görüldü;
insanlar kumara daldı, servet yaptı ve ihtiraslı bir zenginlik çağı başladı.
Büyük demir imalâtçıları, misafirleri ile, eğlenceleri ile, köşk ve
konaklarında lüks bir hayat sürmeğe başladılar. Bu yaygın hayat, Napoleon
Harplerinden sonra ordunun terhis edilerek işsiz kalan eski subayların
Varmland'a geldikleri zaman zirveye erişmişti. Geçirdikleri tecrübelerden,
hâdiseleri anlatabilme yeteneklerinden ve içki masalarında arkadaşlık edebilmelerinden
veya balolarda eşlik edebilme yeteneklerinden ötürü Varmland'de iyi
karşılandılar. Gösta Berling, bu tür insanlar ve parlak devrinde, Varmland'deki
hayat hakkındadır.
Gösta Berling, ayyaşlığından ötürü
unvanı geri alman bir kır papazıdır. Şimdi âvâre bir hayat sürmeğe başlamış ve
bu sebeple köylüler kendisine «çılgın papaz» adını takmışlardır. Bu eski papaz,
uçurumun dibine düştüğü ve artık intihardan başka çâre kalmadığını düşündüğü
bir sırada Margareta Sam-zelius adında bir maden işleticisinin karısı ve
bölgenin en kuvvetli kadını tarafından kurtarılır. Kendisine özgü şefkatli ve
kaba yolu ile, ona, yaşamak için ihtiyacı olan ümidi verir ve Ekeby'deki
malikânesinde hiç bir şey ödemeksizin yaşayan on iki centilmen emekli arasına
onu da alır. Bu adamların hiç biri hayatta başarılı olamamıştır; fakat avcılık,
kumar, mûsikî, kaba şaka, ve «şövalye ruhu» hakkında çok şeyler bilen bu
insanlar, gayet canlı ve neşelidirler. Ekeby'de, hiç bir sorumluluk hissi
duymaksızın yakarlar ise de, bu kötü ve zâlim bir hayat değildir; daha ziyade
bir grup ateşli, haşarı gençlerin hayatını andırır.
Plân, anlaşıldığı şekilde hükmünü
yürütmeğe başlar. Noel günü, emeklilerden biri sarhoş olur ve Margareta'nın,
seneler önceki aşk hayatım anlatır. Kadının kocası ki bu Bununla beraber,
Şeytan, Ekeby'de kötülük saçmaya ve misafirleri, cömert ev sahibeleri aleyhine
kışkırtmaya hazırlanır. Seneler öncesi, Margareta'nın ebeveynleri, onu, sevdiği
adamla değil de, Binbaşı Samzelius'la evlenmeğe mecbur bırakmışlardır. Kadın,
bunun neticesinde, ailesinden acı bir şekilde kopmuştur. Bir defasında, annesi
kendisini ziyaret ettiği zaman, Margareta, kadını içeri alırsa da sanki kendisini
hiç tanımıyormuş gibi muamele eder. Anası bunun üzerine, kızını lanetler ve
onun, Ekeby'de istenmeyen bir kimse olacağını söyler. Şimdi Şeytan, bu lanetin
gerçekleşmesi için, hâdiseler üzerinde oynamaya başlar. Margareta'nın
emeklilerine, kadının ruhunu kendisine sattığını ve bu pazarlığın yerine getirilmesi
için, eğer kendisi kadına sahip çıkmazsa, her sene bir emeklinin öleceğini
söyler. Emeklilere, sâdece öldürülmeleri için beslendiklerini anlatır ve
emeklilere şu teklifi yapar Margareta'nın ruhunun kurtarılması için kadının,
malını, emeklilere terk etmesi gerektir. Ve emekliler de, malikâneyi, tacirler
gibi değil, centilmenler gibi yürüteceklerdir. Şayet onlardan herhangi biri,
gelecek bir sene içinde mânâsız, kârlı veya erkeklikleriyle bağdaşmayan bir iş
yaparlar ise, ceza olarak, on iki emeklinin ruhlarına el konacaktır. Mukavele,
siyah bir kâğıt üzerine yazılıp kan ile imzalanır ve şeytan kaybolur.
Mesele hakkında hiç bir şey bilmez,
Margareta'yı karda kışta dışarı atar. Kadının, şimdi, bu ıssız bölgede anasını
aramak ve üzerindeki laneti kaldırması için yalvarmaktan başka bir çâresi
kalmamıştır. Kocası, kanunî bir şekilde elinden çıkaramadığı malikâneyi, ızdırap
ve kızgınlık içinde, on iki emekliye bırakarak terk eder karısını. En büyük
zararı böylece malikâneye verdiğini düşünür. Adam, civarda, kendi evinde
yaşamağa başlar. Malikâneyi, bir sene, coşkun bir neşe içindeki emekliler
yürütür; yönetimi bozulur, madenler istihsal yapmaz ve servet böylece çarçur
edilir. Mamafih, şeytan ile yaptıkları mukaveleye rağmen, bu on iki kişi hiç de
kötü insanlar değillerdir. Onlar, hâlâ, neşeli, cömert ve düşüncesiz hareket
eden insanlardır ve donkişotvari aşırılığa kaçan bu tutumlarında kahramanlık
unsurları da görülür.
Kitabın büyük bir kısmı, bu adamların,
şiddetliden hissiye kadar değişen hareketleri ile ilgilidir. Her emekliye, en
azından bir bölüm ayrılır ise de, bu maceralardan çokları önemsizdir ve
diğerlerinden tecrit edilmiştir. Hikâyenin ana ipliği, bu on iki kişi arasında
en genci ve onların lideri Gösta Berling' in aşk maceralarını takip eder. Ebba
Dohna adındaki bir kız ona âşık olur, fakat Gösta Berling'in eski bir papaz
olduğunu öğrenince hayal kırıklığına uğrar. Çok dindar bir kız olduğundan,
Gösta Berling'i bırakır ve bu kalb yarasından ölür. Anna Stjarnhök adındaki bir
diğer kız da, civardaki Ferdinand Uggla adında bir genç ile nişanlıdır. Kız,
nişanı bozmak istediği zaman, Gösta, bunu yapmaması için kızı ikna etmeğe
gittiğinde, John Alden gibi, kıza âşık olur, ve ikisi, kaçmak için bir plân
hazırlar. Yolda, kurtlar, kızaklarına saldırır ve Berling ile Stjarnhök, Ferdinand
Uggla'nın hâlâ sabırla nişanlısını beklediği bir hana sığınmak mecburiyetinde
kalırlar. Gösta, hâdisenin bu şekilde tecelli etmesini, Allah'ın bir işareti
olarak kabul eder ve Anna'yı reddeder; kız da uysal, bir tarzda nişanlısına
gider. Üçüncü sevgili, Gösta'nm Ekeby'deki bir baloda kur yaptığı Marianne
Sinclair adında zengin bir ailenin kızıdır. Babası, kızının, beş parasız bir
emekliye âşık olmasından hiddetlenir ve içeri almaz. Ümitsizliğe düşen kız, bir
kar yığını altında donarak intihar etmek ister; fakat Berling ve arkadaşları
onu kurtarırlar. Marianne, kısa bir müddet sonra çiçek hastalığına yakalanır,
güzelliği bozulur ve bozulmuş yüzü ile sevgilisine gitmektense, barbasi ile
barışır. Dördüncü ve en ciddî aşk Kontes Elizabeth Dohna ile olanıdır. Kadının
kocası, önceleri, karısını derin bir aşkla sever. Fakat adamın annesi, oğlunun
aklını çeler, karısının kendisi ile sâdece unvanı ve parası için evlendiğini ve
Gösta'yı sevdiğini anlatır. Kont Henrik, evliliği bozar. Kontes, bir ara,
Kont'tan olan çocuğu dünyaya gelene kadar âvâre , dolaşır. Çocuğunun meşru bir
babası olması, kendisi ile evlenmesi için Gösta'ya yalvarır. Çocuğun kısa bir
müddet sonra ölmesine rağmen, Gösta, kadınla evlenir ve bir dizi maceradan
sonra, garip bir şekilde kendisine eş seçtiği bu kadınla yaşar.
Nihayet, sene sona erer, pazarlığın
müddeti dolar, Margareta Samzelius Ekeby'ye döner. Kadın, anasını bulmuş,
barışmış ve üzerindeki laneti kaldırtmıştır. Emekliler, onu şevkle karşılar ve
son hastalığı sırasında Margareta'ya bakarlar. Vaadlerine sadık kalarak,
malikâneyi yıkacak kadar tahrip etmişlerdir; fakat şimdi, fırınları ateşler,
binaları tamir eder ve yaptıkları hasarı onarmağa çalışırlar. Samzelius ki artık
çok ıslah olmuştur malikâneyi onlara bırakmak ister, fakat Gösta, katiyen razı
olmaz. O, büyük bir zenginlik ve mesuliyetin iğvalarmı yüklenecek bir adam
değildir. Hayatının son yıllarını kontesi ile birlikte basit bir kulübede
geçirmeye, bir köylü gibi yaşamaya ve bayramlarda, köylülerin eğlenmeleri için
keman çalmaya karar verir. Böylelikle, aklı başında ve faydalı bir insan; ve
belki, bir kemancı olarak da, insanları, hâlâ neşelendirebileceğini umar. Kaynak:
Gösta Berling Efsanesi - Selma Lagerlöf https://www.msxlabs.org/
.
Film : Gösta Berling Efsanesi - Gösta Berling's Saga (1924)
.
Yönetmen : Mauritz Stiller
Senaryo : Mauritz Stiller , Ragnar
Hylten-Cavallius
.
Oyuncular : Lars Hanson - Gösta
Berling, Sven Scholander – Sintram,
Ellen Hartman-Cederström - Märtha Dohna, Mona Mårtenson - Ebba
Dohna, Torsten Hammarén - Henrik Dohna, Greta Garbo - Elizabeth Dohna, Gerda
Lundequist - Majorskan; Margaretha Samzelius (as Gerda Lundeqvist), Jenny
Hasselqvist - Marianne Sinclaire, Sixten Malmerfeldt - Melchior Sinclaire, Karin
Swanström - Gustafva Sinclaire (as Karin Svanström), Oscar Byström - Patron Julius, Hugo Rönnblad – Beerencreutz,
Knut Lambert – Örneclou, Svend Kornbeck - Christian Bergh, Otto Elg-Lundberg – Samzelius,
Hilda Forsslund - Modern (mother)
.
Konu : Rahip Gosta Berling uygunsuz yaşam tarzı
nedeniyle işinden olur. Onu desteklemesi karşılığında zengin bir bayanı
eğlendirmeye başlar. Çeşitli olayları takiben eski düşeş Dohna ile bir araya
gelir. Birlikte hayata yeni baştan başlarlar.
.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder